url=http://www.natpressru.info/index.php?newsid=7357][/url]İstanbul’da, İstanbul Çerkes Derneği ofisinde, 6 mayısta tutulan Türkiye’de bulunan birçok bölgenin Çerkes Kuruluşları buluşmasına misafir olarak katıldım. Bu buluşma son derece ilginçti ve karşılıklı saygı ve anlayış içerisinde sürdü. Buluşmada Çerkes kamu gündeminin önemli sorunları görüşüldü. Konuşmamın girişinde, buluşmanın katılımcılarını selamladım ve Türkiye’de mevcut olan Çerkes Organizasyonlarının iç işlerine karışmama prensibimi vurguladım ve katılımcılara karşı saygı ve güvenimi ifade ettim.

21 Mayıs Soykırım ve Sürgün Yolunda kaybedilenlerin Anısına İstanbul'da düzenlenen Programların birleştirilememesi Çerkesler arasında eleştiri konusu olmaya devam ediyor. Türkiye'de ki en kapsamlı ve geniş katılımlı organizasyonların İstanbul'da olması ve ilgi görmesi organizasyonların İstanbul'da yapılmasına neden oluyor.

SPD Partisi Milletvekili sayın İsmail Ertuğ`un katkılarıyla gerçekleştirilecek olan bu yıl ki programı, 2014 Soçi kış olimpiyat oyunları ve olimpiyatların gerçekleştirileceği topraklarda yaşadıkları dönemde, sürgün ve soykırıma uğramıs, yörenin otokton halklarının, sorun, endişe ve beklentilerini ele alacak şekilde oluşturuyoruz.

Suriyeden yayılan haberlerin doğruluğunu daha iyi inclemek ve orada yaşayan soydaşlarımıza nasıl yardım edilebileceğini ve konu ile alakalı kanuni yaklaşımların nasıl sağlanabileceğini araştırmak üzere Adıge Cumhuriyetinden bir grup Şam'a gitmişti. Cumhuriyetimizden giden grubun başkanlığını Adıgey Cumhuriyeti Ulusal İşler, Yurtdışında Yaşayan Soydaşlar ve Basından Sorumlu Komite Başkanı Şhalaho Asker yapıyordu. Temsilciler geriye geldiklerinde Şhalaho Asker ile konu hakkında sohbet ettik.

Şarkıları ile birlikte ülkenin 'sıcak' noktalarında bulunmuş bir hanımla konuşmak kolay değil. Adıge Cumhuriyeti Onursal artisti, Cumhuriyet Filarmonisi şarkıcısı Kuşeko Sime'nin ulusal sanatımızda ün sahibi olana dek uzun bir yol izledi. Çocuk dans ansamblesi 'Nef' ile birlikte Türkiye, İsrail ve başka yerlerde bulundu. Türkiyede derlediği eski çerkes şarkılarına yeniden can vererek, çağdaş normlara adapte ederek insanlara ulaştırıyor.

Şairin şiirleri okunuyorsa, ezberden dillendiriliyorsa, O'nu hala canlı olarak aramızda bulunuyor saymak mümkün. Günümüzde, « Kuyeko Nalbıy'in dediği gibi», «O'nun şiirinde belirtiği gibi», «Hırçın Dağ «Къушъхьэ ябгэ» de yazdığı gibi » diyenleri çokca duyabilirsiniz. Yazar için bununla eşdeğer kıymette bir şey yoktur. Geçtiğimiz günlerde Türkiye'de İstanbuldaki Adıge Xaselerinde yazar anısına toplantılar düzenlendi.

Ocak ayı sonlarında, Interpol tarafından arandığı belirtilen Türkiyeli bazı kişilerle ilgili yapılan soruşturmada bilgilerine başvurulacakları gerekçesiyle, evlerinden veya farklı yerlerden alınarak Maykop FSB binasına götürülen yazarlarımız Çetao İbrahim ve Çetao İnal, kendileriyle hiç bir bağı olmayan kişiler hakkında sorgulanmışlardır. Evinden alınarak FSB merkezine götürülen Çetao İbrahim`in TC pasaportuna el konuldu ve bugune kadar da geri verilmedi.

Öncelikli olarak, sorunun çözümü üzerine gösterdiğiniz ilgiden dolayı teşekkürlerimi kabul ediniz. Ben, her zaman, Çerkes (adıge) sorunu konusunda Abhaz ulusu temsilcilerinin dostluk ve anlayış çerçevesinde olduklarına emindim. İşte bu yüzden Abhazya devleti temsilcisinin gösterdiği böylesi bir pozisyondan dolayı hayretler içerisine düşmüştüm. Söz konusu, bu şahsın cehaletinin yol açtığı şeylerin, tarafınızca açıklığa kavuşturulması ardından, Adıge (Çerkes) ulusunun kardeşlerinden özür diliyorum.

Yaklaşık bir senedir Suriye’de nelerin yaşandığını ve daha nelerin yaşanabileceğini artık hepiniz biliyorsunuz. Savaşın ve büyük acıların eli kulağında. Suriye halklarının “daha çok demokrasi, daha çok özgürlük” talepleri ile başlayan direnişi, bugün artık kimin elinin kimin cebinde olduğunun bilinmediği bir kaosa dönüşmüş durumda. Bir yanda Suriye’ye dışarıdan müdahale eden güçler; diğer yanda buna direnen bir Esad! Sokaklarda eli silahlı “militanlar”, halka acımasızca kurşun sıkan bir iktidar!

Çerkes (adıge) ulusunun bölünmez bir parçası olan Şapsığlara diğer Çerkes (Adıge)lere kıyasla daha kolay vatandaşlık verme çalışmalarınızın varlığından haberdar oldum. Şayet bu gerçek ise; Benim ulusumu Çerkes(adıge)leri, böylesi suni bir şekilde bölücü niteliklere sahip çalışma yürüten devletin vatandaşlığını sürdürmek istemiyor ve vatandaşlığınızdan ayrılmak istediğimi bildiriyorum. Bu konudaki istemimde temel motifim; ulusumun gelecek nesillerin birliği karşısında alnımın ak olmasıdır.